Sonbahar sanat galerisi

İlkbahar, yaz, sonbahar, kış… Bu devridaim her yıl sürer gider… Bu harika döngü içinde sonbahar üçüncü sırada yer alır. Evet, yepyeni bir sonbahar mevsiminin tam ortalarındayız…

Dağlar ile taşlar ile
Çağırayım Mevlam Seni
Seherlerde kuşlar ile
Çağırayım Mevlam Seni
Yunus Emre


İlkbahar, yaz, sonbahar, kış…
Bu devridaim her yıl sürer gider…
Bu harika döngü içinde sonbahar üçüncü sırada yer alır.
Evet, yepyeni bir sonbahar mevsiminin tam ortalarındayız…
Sıcak yaz günleri çoktan gerilerde kaldı.
Havalar serinledi…
Sonbahar yağmurları zaman zaman kendini gösteriyor…
Evet, havalar serinledi ama renklerdeki sıcaklık dikkatlerimizi çekiyor:
Sarı, turuncu, kırmızı, kahverengi…

Bütün bunlar bize ne anlatır?
Hemen saymaya başlayalım…
Öncelikle büyük bir değişim ve dönüşüm yaşıyoruz…
Havadaki sıcaklık, yerini serinliğe, rüzgâra ve yağmura bıraktı…
Esma-i Hüsna açısından, Rabbimizin isimleri açısından bakabilirsek eğer…
Karşımıza ‘Mukallib-Değiştiren-Dönüştüren’ ismi çıkıyor.

Hemen peşinden renklerdeki değişim ve dönüşüm geliyor…
Sarı, turuncu, kırmızı, kahverengi…
Yapraklar, meyveler, dallar…
Havaların soğumasının tam aksine sımsıcak renkler karşılıyor bizi sonbaharda…
Bu da Esma-i Hüsna’dan, Rabbimizin isimlerinden ‘Mülevvin-Renklendiren’ ismine karşılık geliyor.
Soğuk havalar ama sımsıcak renkler…
Yaratan ne güzel yaratmış.

Günün bir vaktinde bir parkta veya bir ormanda bütün bu sanat tablolarını görüp yaşayabiliriz.
Bir sonbahar serinliğinde, sımsıcak renklere boyanmış yapraklar arasında…
Kuş cıvıltıları zaman zaman duyuluyor…
Belki biraz yağmur da yağıyor…
Mevsim sanki ömrün kırklı, ellili yaşlarını hatırlatır gibi…

Dünyayı böylesine güzel renklerle, seslerle, yağmurlarla, rüzgârlarla Yaratan ve Yaşatan…
Bir başka âlemde bundan çok daha güzelini elbette yaratır.